soykırım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
soykırım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26 Mayıs 2025 Pazartesi

21 Mayıs Kırılma Noktası

Posted by Шlэрэнкъо




21 MAYIS 1864 ANMA PROGRAMLARI 

Haklı olmanın vakurluğu.
Suçlu olmanın huzursuzluğu.

Yıllardır Çerkesler tarafından Anavatanda başlatılıp,  Diasporada da devam ettirilen 21 Mayıs 1864 Çerkes Soykırım ve Sürgününü anma programları etkisini göstermeye başladı.

Gerek nitelik gerekse nicelik bakımından olması gereken kadar olmadığı, bu konuda daha büyük yol almamız gerektiği halde muhatabını rahatsız etmeye başladı. Başladı ki, Anavatanda anma programı öncülerini gözaltına alıyorlar. Üstelik suç teşkil edecek bir şiddet veya kışkırtma bile olmadığı halde. Tek yaptıkları toplum hafızasını canlı tutmak istemeleri. Lakin karşı taraf kendi suçluluğunu bildiği için bu hafızayı da yok etmek istiyor. Tıpkı savaşla , sürgünle yaptığı gibi devlet baskısını kullanarak.

Türkiye'de ise şimdiye kadar bu konuya duyarsız, tepkisiz kalan kesimler bile artık bilgilenmeye ve bilnçlenmeye başladılar. Haber konusu yapıyorlar. Resmi merciiler  dahi bunun bir soykırım olduğunu ifade ederek acımızı paylaşıyorlar ve destek veriyorlar.

Bu demektir ki, henüz yetersiz olsa da doğru yoldayız. Ha marje.

Biz haklı olmanın rahatlığıyla vakar bir şekilde bu organizasyonları devam ettirdiğimiz takdirde hedefe bir adım daha yaklaşacağımız anlamına gelir.
Gerisini suçu olanlar düşünsün.

21 Mayıs artık bir kırılma noktası olacak. 
Ya daha güçlü bir sesle taleplerimizin takipçisi olacağız ve destek toplayacağız. Hakkımızı geri alacağız.
Ya daaa. . .

11 Ekim 2014 Cumartesi

"Dönüşçü" Kafkasyalıların Yol Haritası

Posted by Шlэрэнкъо

إِنَّمَا يَنْهَاكُمُ اللَّهُ عَنِ الَّذِينَ قَاتَلُوكُمْ فِي الدِّينِ وَأَخْرَجُوكُم مِّن دِيَارِكُمْ وَظَاهَرُوا عَلَى إِخْرَاجِكُمْ أَن تَوَلَّوْهُمْ وَمَن يَتَوَلَّهُمْ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الظَّالِمُونَ
İnnemâ yenhâkumullâhu anillezîne kâtelûkum fîd dîni ve ahrecûkum min diyârikum ve zâherû alâ ıhrâcikum en tevellevhum, ve men yetevellehum fe ulâike humuz zâlimûn(zâlimûne).
1.innemâ: fakat
2.yenhâkum(u) allâhu: Allah sizi nehyeder, size yasaklar
3.ani ellezîne: onlardan, o kimselerden
4.kâtelû-kum: sizinle savaşan
5.fî ed dîni: dîn hakkında
6.ve ahrecû-kum: ve sizi çıkardılar
7.min diyâri-kum: sizin yurdunuzdan
8.ve zâherû: ve arka çıktılar, yardım ettiler
9.alâ ihrâci-kum: sizin çıkarılmanıza
10.en tevellev-hum: onlara dönmeniz, dost olmanız
11.ve men: ve kim
12.yetevelle-hum: onlara dönerse, severse, dost edinirse
13.fe: o taktirde
14.ulâike: işte onlar
15.hum(u): onlar
16.ez zâlimûne: zalimler


60/MUMTEHİNE-9: (Bekir Sadak) Allah, ancak sizinle din ugrunda savasanlari, sizi yurtlarinizdan cikaranlari ve cikarilmaniza yardim edenleri dost edinmenizi yasak eder; kim onlari dost edinirse, iste onlar zalimdir. / (Diyanet İşleri (eski)) 
KURANMEALİ.ORG

Bizler her şeyden önce  bu Ayet-i Kerimeyi  aklımızdan hiç çıkarmadan, toplumsal davranış ve ilişkilerimiz konusunda rehber edinmeliyiz. 
Önce bir soralım kendimize;
1- Bizi tarih öncesinden beri yaşadığımız yurdumuzdan kim(ler) çıkardı?
2- Yurdumuzdan  çıkarılmamıza türlü anlaşmalarla kim(ler) yardım etti?

" Tamam ama, o gün yapılmış olan bir yanlışın kabahati, bugün yaşayan torunlarına mal edilemez ki" şeklinde hedef saptırıcı savunmalarla(ZALİM)lerle  karşılaşıyoruz. 
İlk bakışta hemen onaylayacağımız çok insancılmış gibi gelen bu yaklaşım, hiç hesaba katmazmı ki o gün atalarımıza yapılan yanlışın ceremesini bugün biz torunları da hala çekiyoruz. 
Buna mukabil, o günkü yanlışı yapan ve bizleri anavatanımız dışında diasporalarda yaşamaya mahkum edenlerin torunları, geçmişleriyle yüzleşerek yapılan yanlışın telafisi için çabalamak yerine, bugünde aynı siyaseti yürüterek suç ortağı olmuyorlar mı?

             Çarlık yıkıldı hazırlıksız yakalandık, SSCB yıkıldı yine ders almadık. BDT nin de uyguladığı faşizan politikalar sonucu olarak her an dağılacağını ütopya olarak görmekten vazgeçip, gelecek kurgumuzu bu varsayım üzerine inşa etmeli, maddi-manevi hazırlıklı olmalıyız.
                Diaspora da yaşıyor olup, Anavatan Kafkasya dışında varlığını sürdüremeyeceğinin bilincindeki kişilerin yapması gereken;

1- Kendi özelliklerine uygun bir dönüşü imkanlarının elverdiği en kısa zamanda  gerçekleştirmek,.

2- Dönüşü başarmış olanların köprü vazifesi görerek, diğerlerini de teşvik edip bu eylemi hızlandırmak

3- Kendi dönüş imkânı olmayıp dönüş fikrini destekleyenlerin dönüş yapmak isteyenleri maddî manevî desteklemesi.

Kafkasya'nın kaderini belirleyecek olan Dünya üzerinde yaşayan Kafkasyalıların % 80-90 ını oluşturan T:C.de yaşayan diaspora  Adığeleridir.

Yaşanılan ülkelerde kimlik bilincini kaybetmeden kültür mirasını da korurken bir taraftan da imkanlar dahilinde Anavatana "Dönüş" desteklenmeli ve gerçekleştirilmelidir.

Ne kadar güçlü olursa olsun hiç bir devlet tam bağımsız olamaz.

Mutlaka siyasi, ekonomik v.b. ilişkiler kurmak zorunda olmakla birlikte, Otokton halkların hakimiyetinde iç ve dış ilişkilerinde tam bağımsız bir Kafkasya'dan emperyalist emelleri olanlar dışında kimseye zarar gelmez.

15 Ocak 2014 Çarşamba

Olimpiyat ruhsuzluğu+ Devlet ahlaksızlığı

Posted by Шlэрэнкъо

Olimpiyat.....
 Sözde barış ve kardeşlik!!! ile yarışma ruhu olduğu palavrasıdır. Palavradır, çünkü öyle olmasa, Soykırım yapan hiçbir devlet, soykırım yaptığı bir mekanda böyle bir organizasyon yapamazdı.
Bu öyle bir şey ki; Amerika'nın Hiroşima'da, Nagazaki'de Japonları yok sayarak, orada kendi adına olimpiyat düzenlemesi gibi...
Böyle bir organizasyonu düzenleyen bir devlet, "Devlet" olarak  resmen tanıdığı, diğer bütün devletler gibi böyle bir organizasyona katılma hakkı kazanmış bir Devlet'i yani Abhazya'yı,  sırf siyasi çıkarlar gözeterek(batılı devletlerin gürcistan politikalarına kurban ederek) bu organizasyona katılmasını engellemez, tam tersine davet ederdi. Üstelik dünya literatüründe beyaz ırka adını vermiş "Caucasus" ırkının en ari temsilcisi konumunda olan Kafkas halkları yine kendi ırkdaşları tarafından ihanete uğramaktadır.
Bu da gösteriyor ki, olimpiyat artık "olimpiyat" olmaktan çıkmış, egemen devletlerin siyasi çıkarlarına  hizmet eder bir hal almıştır. Yunanistan'da artık bu gerçeği görmeli ve atalarının mirası olan, amacından saptırılarak emperyal devletlerin siyasi arenasına dönüşmüş "Olimpiyat" denilen organizasyonların yeniden asıl amacına hizmet etmesini sağlamalıdır.
Bu sebeplerden dolayı, tüm Kafkas kökenlilerin yapması gereken;
Bu şekilde asla barış ve kardeşliğe hizmet etme misyonu olmayan, "olimpiyat" denen bu ruhunu yitirmiş organizasyonların hiçbirine "Ebediyen" gerek sporcu, gerekse herhangi bir sıfatla katılmamaları ve süresiz olarak boykot etmeleridir.

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Subscribe Now: standard

Translate