4 Ekim 2012 Perşembe

Müslüman Toplumlar/Devletler Neden Geri Kalmışlar?

Posted by Шlэрэнкъо


Değişik yer ve zamanlarda şahit olduğum gibi herkes mutlaka aynı şeyi yaşamıştır inancındayım.

                 Birçok aklı evvel bunu derhal İslam Dinine yüklemekte ve aklısıra bu dine inancı zayıflatmaya  çalışmaktadır. Öyle ya. İslam=İlkellik denklemi oluşturup, insanların inançları hakkında şüpheye düşmelerini istedikleri aşikardır. Ancak bu gelişmemişliğin  dinle-imanla hiçbir ilgisi yoktur. " İlim Çin'de dahi olsa, bulun" diyen bir Peygamber Hz. Muhammed(s.a.v)in dini olan İslam bunun suçlusu asla olamaz. O halde; Mevcut coğrafyadaki İslamiyet öncesi ve sonrası devletleri ve bunların yönetim şekillerini incelemek gerekir.

               İslamiyet ortaya çıkmadan önce Ortadoğu’da kız çocukları diri diri toprağa gömülüyordu. Batıda ise normalin dışında özellikler sergileyen insanlar ya içindeki şeytandan arındırılacağı inancıyla  yakılıyor, yada Engizisyon Mahkemeleri’nde yargılanarak giyotinle idam ediliyorlardı.

              İslamiyet  sonrası Ortadoğu coğrafyasına baktığımızda bilim ve sanatta dünyanın en ileri bölgesiydi. İslamiyet yayılmaya başladıktan sonra kız çocukları diri diri toprağa gömülmekten kurtulmuş, İslam coğrafyasında dünyanın en büyük fizik, kimya, tıp alimleri ve filozoflar yetişmiştir.  Bunların içinde;
 Farabi(870-950), İbn-i Sina(980-1037), Uluğ Bey(1394-1449) ve Pir-i Reis(1465-1554)  gibi isimleri örnek olarak sayabiliriz.  
                                                Portekizli denizci  Cristóvão Colombo(Kristof Kolomb) 1492 
de !Amerikayı yeniden keşfettiğinde!!!, Çerkes Memluk Devletinin yetiştirdiği büyük denizci Ahmet ibn-i el-Hac Mehmet El Karamani (nam-ı diğer Pir-i Reis) elinde ancak 2 yada 3 yüzyılda hazırlanabilecek Arap alfabesiyle hazırlanmış Müslümanlar tarafından gerçekleştirildiği tartışılmaz Atlantik kıyılarının haritasıyla geziyordu.







                  1517 yılında  Yavuz Sultan Selim tarafından  Hilafet’in en son  sahibi Çerkes Memluk 

Devleti  yıkıldıktan sonra, Hilafet makamının Osmanlı  Padişaharının eline geçmesiyle,(daha doğrusu ortadan kalkmasıyla) İslam coğrafyasında  bilimsel çalışmalar ve teknolojik gelişme giderek ortadan kaybolmuştur.
Bunun  başlıca nedenleri;
    1.Osmanlı Padişahlarının, tebaasını kul olarak görmeleri ,  bilimsel araştırma/geliştirme ve innovativ çalışmaları olan kişileri, kendi otoritelerinin idamesi açısından zararlı görerek idam ettirmeleridir. Bu alanda örnek gösterilebilecek en bilinen kişi Hezarfen Ahmet Çelebi’dir.
( Osmanlı'nın yıkılmasından  sonra ortaya çıkmış Müslüman devletlerin, bu alandaki menfi politikaları da bu olumsuzlukta etkili olmuştur.)
    2. Bu vasıflardaki insanların toplum tarafından alaya alınarak hor görülmesi,
    3. Büyük maliyet gerektiren  buluşların realize edilebilmesi için gereken mali kaynağın sağlanamaması,
    4. Yüksek teknoloji gerektiren fikirlerin ayrıca  ihtiyaç duyduğu üretim teknolojisini üretebilme mahrumiyeti,
    5.  İcat sahibi olmayı sıradan insana yakıştıramama, bu özelliği sadece akademisyenlere mahsus görme,
    6. Marka/Patent tescili konusundaki destek yoksunluğudur.
   
  Bu  gibi insanların fikirlerinden dolayı zarar görmeleri bu  tür yönelimlere meyilli diğer fertlerinde  cesaretlerinin kırılmasına ve bilimsel araştırma-geliştirme alanında caydırıcılığa yol açmıştır.
                 Aynı zamanlarda  Avrupa’da  Rönesansla aydınlanma dönemi başlamış ve  Osmanlı öncesi İslam bilginlerinin eserlerinden  yararlanarak  büyük bir bilim-sanat ve teknoloji hamlesi gerçekleştirmişlerdir. Daha sonra kendilerine Marka-Patent/Lisans ayrıcalığı oluşturarak, geliştirdiklerini başkalarının imal ve ihraç  edebilmesinin önüne geçmiş, sanayi ürünlerinin ticareti alanında  kendi çıkarları doğrultusunda ticari sistemler kurmuşlardır. Bu şekilde daha sonraları sanayileşme gayretine giren İslam coğrafyasındaki toplumların girişimlerini türlü yöntemlerle engellemişlerdir. Bugün buna verebileceğimiz en çarpıcı örnek; İran’ın nükleer enerji alanındaki çalışmalarıdır. Kendi ellerinde Dünya’yı  yaşanmaz hale getirebilecek kapasitede nükleer enerji  teknolojisi mevcut olduğu halde, türlü bahanelerle söz konusu  devletin  bu teknolojiye sahip olmasını ne pahasına olursa olsun engelleme gayreti içerisinde olduklarına şahit oluyoruz .
Örnek: http://www.sondakika.com/haber/haber-abd-turkiye-yi-atak-in-lisansi-icin-tehdit-etti-5188786/

Hiç yorum yok:

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Subscribe Now: standard

Translate