28 Ağustos 2020 Cuma

30 Ağustosa neden geldik?

Gönderen  Шlэрэнкъо



1919 Haziran başından 28 Ocak 1921 bu kadar 19 ay boyunca 5-6 bin mevcutlu Kuvva-i Seyyarenin, 

100 bin mevcutlu Yunan düzenli ordusuna Egede âdeta kan kusturduğunu bilmeyenimiz yoktur. 

Bu zaman zarfında kurulup 100 bin mevcuda ulaşan Kuvva-i Milliye düzenli ordunun Kuvva-i 

Seyyarenin mücadelesi ne destek vereceği yerde, Gediz muharebesinde Yunan büyük bir bozguna 

ugratilmisken, 27 Aralık 1920 de M.Kemalin talimatıyla ilgili ordu tarafından arkadan vurularak 2 ateş 

arasinda bırakılması Kuvva -i Seyyarenin dağıtılması ihtiyacını doğurmuştur.

Önündeki  Kuvva-i Seyyare engelinin kalkması sonucu hücuma kalkan Yunana karşı hiç bir varlik 

gösteremeyen düzenli ordu, Polatlıya kadar sürekli ricat emirlerine uyarak tüm batı cephesini yunana 

teslim etmisti. 

Bu durum yunan eline düşen yerleşimlerde korumasız kalan halkın çeşit zarara uğradığı hepimizin 

malumudur. 

Sakarya cephesinde dahi M.Kemalin verilmiş ricat emrini uygulamayan Fevzi Çakmak ve Doğu 

Cephesi kumandanı Kazım. Karabekir'in 2 koldan yardıma gönderdiği birlikleri sayesinde 30 Ağustos 

1922 de meşhur büyük taarruz başlatılmıştır.

Burada sorulması gereken;

Kuvva-i Seyyare arkadan vurulacağına desteklenseydi, büyük taarruz Sakarya da başlayacağına 

Egede başlasaydı, 30 Ağustos diye bir şey olabilir miydi? 

Bunun neresi destan?

Kuvva-i Seyyarenin cengaverlerini rahmet ve minnetle anarken, arkadan vuruluşlarında katkısı bulunan bütün hainleri lanetliyorum. 
 

Hiç yorum yok:

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Subscribe Now: standard

Translate